MODERNİZM – POSTMODERNİZM

İçinde yaşadığımız dönemin koşullarını tanımlamak için kullanılan postmodernizm, aydınlanmadan, sanayi devrimi ile başlayan ve 20. yüzyılın ilk yarısında yaşanan büyük değişimlerin devamını getirdiği gelişmelerden kaynaklanan “modernizm”in çöküşü olarak tanımlanmaktadır. Çok sayıdaki ekonomik, siyasal, toplumsal ve kültürel dönüşümlerle ilişkilendirilen modernlik, özellikle Orta Çağı izleyen tarihsel dönemi betimleyen kavramdır. Modernlik kavramı, geleneksel toplumların karşıtı bir durumu tanımlamakta ve düzenleme, yenilik ve dinamizm özellikleri ile karakterize edilmektedir. Bu çalışmanın amacı, felsefi/sosyolojik/kültürel ve elbette ki pazarlama alanlarında modernizm-postmodernizm karşıtlığı (ya da geçişi); ve bilimsel araştırma, dolayısıyla tüketici araştırmaları bağlamında pozitivizmden, postmodernizmin beraberinde getirdiği post-pozitivist, post-yapısalcı, yorumlamacı, vb. pekçok yeni araştırma paradigmasına geçişi açıklamak değil, bu paradigmaları öğrenirken serbest deneme (uçuşu) yapmaktır ve bu metin böyle bir gözle okunmalıdır.
Modernizm, en basit haliyle, feodal düşünce sisteminde tanrının ve dinin kapladığı merkezin bilim ve insan aklı tarafından ele geçirilmesi olarak açıklanabilir. Bu açıklaması ile modernizm, modern dünyayı oluşturan laikleşme, rasyonelleşme, sanayileşme, cemaatlerden kopup bireyselleşme ve kentleşme süreçlerini kapsamaktadır. Modernizmi en saf haliyle yaşayan Batı toplumlarında bu süreçlerin şöyle ilerlemiştir...

Dini referans çerçevesinden bilimselliğe ve akılcılığa geçiş,
Kulluktan akılcı, bağımsız ve özgür bireye geçiş,
Tarımsal üretimden endüstriyel üretime geçiş,
Kırsal yerleşimden kentsel yerleşime geçiş,
Üst kültürden kitle kültürüne geçiş,
Cemaat yaşantısından bireysel yaşantıya geçiş.